Akbaş’ın ilk büyük sorunu, ilkokul diplomasında ortaya çıktı. 

Adı “Ersun” olarak yazılan diplomayı düzelttirmek istediğinde, bu sefer “Ergin” adıyla ikinci bir diploma verildi.

HER YENİ İŞLEM YENİ BİR KİMLİK…

Askerlikte de benzer bir tablo vardı. İlk askerlik görevini "Ersin" ismiyle yapan Akbaş, 1990’da Körfez Krizi nedeniyle ikinci kez askere çağrıldığında bu defa "Ersün" ismiyle kayıt altına alındı. Her yeni resmi işlem, ona yeni bir kimlik anlamına geliyordu.
 

BİRÇOK SORUNLA KARŞILAŞTI

2006 yılında açtığı dava sonrası adını resmi olarak "Ersin" şeklinde düzelttiren Akbaş, geride onlarca farklı belgede farklı isimler bıraktı. 

Bu karışıklıklar sadece evrak düzeyinde kalmadı; işe girmekte zorlandı, sigorta işlemlerinde sorun yaşadı, emeklilik başvurusu ise reddedildi.
 

MÜJDELİ HABER ZONGULDAK'TAN GELDİ

Her şey bitti derken, müjdeli haber Zonguldak’tan geldi. Akbaş’ın kardeşi, Çaycuma Vergi Dairesi’nden 1992-1997 yılları arasında Ersin Akbaş adına açılmış bir vergi mükellefiyeti kaydına ulaştı. Avukatı Nuray Ertem, Bağ-Kur kaydı tespit edilirse hizmet birleştirmesi yapılarak emeklilik hakkı kazanılabileceğini söyledi.
 

“BİR BELGEYLE HAYATIM YENİDEN BAŞLADI”

Hayatını bir düzine kimlik ve belgeyle geçiren Ersin Akbaş, “59 yılı anlatsam roman olur. Emeklilikten başka bir hayalim kalmadı. Sağlık sorunları olan eşimle birlikte Zonguldak’a dönmek istiyorum. Yıllardır devlet kapılarında dolaştım ama sonunda ipi ucundan tuttuk” sözleriyle duygularını dile getirdi.