YÖK'TEN "SAHTE DİPLOMALI 400 AKADEMİSYEN" İDDİASINA SERT YANIT: SUÇ DUYURUSU GELDİ

YÜKSEKÖĞRETİM KURULU HAREKETE GEÇTİ

Kamuoyunda geniş yankı uyandıran “400 akademisyenin sahte diplomayla atandığı” iddiası sonrası Yükseköğretim Kurulu (YÖK), bu iddiaları ortaya atan kişi ve kurumlar hakkında suç duyurusunda bulunduğunu açıkladı. YÖK, söz konusu iddiaların Türk akademisini hedef alan bir karalama kampanyası olduğunu belirtti.

İLETİŞİM BAŞKANLIĞI İDDİALARI YALANLADI

Cumhurbaşkanlığı İletişim Başkanlığı’na bağlı Dezenformasyonla Mücadele Merkezi (DMM) de sosyal medya hesabından yaptığı açıklamayla, “400 akademisyen usulsüz şekilde atandı” yönündeki haber ve sosyal medya içeriklerinin gerçeği yansıtmadığını duyurdu. Açıklamada, söz konusu içeriklerin kamuoyunu yanıltmaya yönelik açık bir dezenformasyon olduğu vurgulandı.

AKADEMİSYENLER SORUŞTURMA KAPSAMINDA YOK

DMM’nin açıklamasında, Ankara Cumhuriyet Başsavcılığı kaynaklarına dayandırılan bilgilere göre, yürütülen soruşturma kapsamında şüpheli sıfatıyla işlem yapılan kişiler arasında Türkiye'de görevli hiçbir akademisyenin bulunmadığı belirtildi. Aynı şekilde, Milli Eğitim Bakanlığına bağlı okullarda görev yapan herhangi bir öğretmenin de şüpheliler arasında yer almadığı kaydedildi.

İKİ KİŞİ DIŞINDA MESLEKTE KULLANILAN DİPLOMA YOK

Soruşturmada şu ana kadar 57 sahte üniversite diploması, 4 sahte lise diploması ve 108 sahte sürücü belgesi tespit edildiği açıklandı. Bu belgeler arasında yalnızca iki kişinin, düzenlenen belgeleri herhangi bir mesleki faaliyette kullandığı belirlendi. Diğer belgelerin meslek icrasında kullanılmadığı vurgulandı.

İDDİALAR SADECE BİR ŞÜPHELİNİN SÖZLERİNE DAYANIYOR

Açıklamalarda, “400 akademisyenin usulsüz atandığı” iddiasının, soruşturma kapsamında bulunan şüphelilerden birinin soyut beyanına dayandığı, bu ifade dışında hiçbir somut bilgi, belge ya da tespitin bulunmadığı ifade edildi.

SİSTEMATİK BİR KARALAMA KAMPANYASI

YÖK ve DMM, Türk yükseköğretim sistemini hedef alan bu tür iddiaların sistematik bir karalama kampanyasının parçası olduğunu belirterek, soruşturmanın herhangi bir dış ihbarla değil, bir üniversitenin iç denetimi sonucu başlatıldığını da kamuoyuyla paylaştı