Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, Kızılcahamam'da "AK Parti 32. İstişare ve Değerlendirme Toplantısı"na katıldı. 

PKK'nın silah bıraktığı günün ertesinde vereceği mesajlar merakla beklenen Erdoğan, önemli açıklamalar yaptı.  

Erdoğan'ın konuşmasından satır başları şöyle:

"Yiğit Bulut kardeşimizi Hakk'a uğurladık. Biz tabii merasime katılamayacağız. Ağır bir rahatsızlık geçirdi. O rahatsızlık sebebiyle kendisini ziyaret ettiğimde çok ağır bir durumdaydı. Kaderin üzerinde bir kader var. Teslimiyet içerisinde olduğunu gördüm. Mekanı cennet olsun. Bu hizmet yolculuğunda aramızdan ayrılanlara rahmet diliyorum.

6 gün önce 12 vatan evladımızı şehit verdik. Metan gazına maruz kalarak şehit olan Mehmetçiklerimize Allah'tan rahmet diliyorum. Hepsinden Allah razı olsun. Mekanları inşallah cennet olsun. 

Bundan 47 yıl önce Siirt ve Hakkari'de bölücü terör örgütü ilk eylemini yaptı. Bu tarihten itibaren bölücü örgüt güvenlik güçlerimize ve sivillere yönelik saldırılar düzenledi. Binlerce şehit verdik, binlerce sivil insanımız katledildi. Onları unutmadık, unutmayacağız. Şehitlerimiz, her zaman başımızın tacı olacak. Nice hükümetler geldi, her biri terörün kökünü kazıyacağını söyledi. 

Bunda elbette devletin bazı yanlış uygulamalarının payı vardı. Hataların bedelini hep beraber ödedik. Sadece şehit vermekle kalmadık, Türkiye bu terör saldırılarıyla istikrarsız hale geldi. Terör örgütü; ülkemizin huzuruna, birliğine, kardeşliğine çok ağır hasarlar verdi. Terör örgütünün Kürk kardeşlerimizi tuzağa düşürmesini önlemek için tedbirler aldık. Tarihi nitelikte adımlar attık. 

Sessiz devrim niteliğinde reformlar yaparken, çok yoğun bir diplomasi yürüttük. Son yıllarda terör örgütünün eylem kabiliyetini tamamen kırdık. Devlet Bahçeli'nin tarihi çağrısıyla Terörsüz Türkiye projemizi gerçekleştirmek için adımlar attık. Çok hassas ve temkinli bir süreç yürüttük. Terör örgütü, İmralı'nın çağrısıyla kendisini feshettiğini açıkladı. Terör örgütü merasimle silahını bıraktı. Dün itibarıyla 47 yıllık terör belası sona erme sürecine girmiştir. 

Türkiye; uzun, acılı, sancılı ve gözyaşlarıyla dolu bir sayfayı dün itibarıyla kapatmaya başlamıştır. Bugün yeni bir gündür, bugün tarihte yeni bir sayfa açılmıştır. Bugün Türkiye Yüzyılı'nın kapıları ardına kadar aralanmıştır. Türkiye'nin başını öne asla eğdirtmeyiz. Terörsüz Türkiye projemizi de işte bu anlayışla izliyoruz. İttifak ortağımız Devlet Bahçeli ve kadrosunun Türkiye aşkını sorgulamak hiç kimsenin haddi değildir. Aynı şekilde şahsımın ve AK kadronun milliyetçiliğini de hiç kimse sorgulayamaz. 

Biz Sayın Bahçeli ve kadrosuyla beraber Terörsüz Türkiye için kanımızı, canımızı ortaya koyduk. Türkiye'nin hayrına olmayan hiçbir işin içerisinde olmadık. Çabamız, Türkiye'nin hayrınadır. Biz ne yaptığımızı çok iyi biliyoruz. Kimsenin zihninde soru işareti oluşmasın. Ne yapıyorsak, Türkiye için, milletimiz için istikbalimiz için istiklalimiz için yapıyoruz. Terör eylemlerinden terör tarafındakiler nemalandığı kadar terör karşısında dururmuş gibi olanlar da nemalandılar. Terörün bitiyor olması, en çok onları rahatsız ediyor. Rant kapıları kapanıyor, tezgahları bozuluyor, ellerindeki oyuncağı kaybediyorlar. Milletim bunları görsün. Milliyetçiyiz diyorlar değil mi? Terör bitiyor diye sevinemiyorlar. Ne yaparlarsa yapsınlar; terör bitecek, hepsi işsiz kalacak. 

Kimsenin zihninde soru işareti olmasın. Hükümet olarak son 23 yıldaki mücadelemiz içeri ve dışarıdaki baskılarımız neticeye varmıştır. Türkiye kazanmıştır. 86 milyon vatandaşımız kazanmıştır. Birliğimize, bütünlüğümüze, vatanımıza, milletimize kasteden hiçbir girişimin içerisinde olmayız, müsaade etmeyiz. Türkiye Cumhuriyeti Devleti dimdik ayaktadır. Düne göre çok daha umutludur. Terör duvarı yıkılmaktadır. Hamdolsun 41 yıllık parantez kapanmaktadır. Bırakınız tedirgin olmayı, aziz milletimizin her bir ferdi bayram etmeli. Her hane ay yıldızlı bayrağımızla donatılmalıdır.

Türkiye'yi bölmeye kimsenin gücü yetmez. Ama bizi oyaladılar. Bize zaman kaybettirdiler. Enerjimizi harcadılar. Türk ile Kürt'ün arasına nifak sokmaya çalıştılar. Kim kazandı? Kandan beslenenler kazandı. Bu kirli oyunu bozuyoruz. Tarih, tekerrür ediyor. Bugün Türk ile Kürt tekrar kucaklaşıyor. Bugün Malazgirt ruhu yeniden şekilleniyor. Bugün büyük ve güçlü Türkiye'nin şafağı söküyor. Her meselemizi konuşarak çözeceğiz. Bu ülkenin her bir vatandaşı, devlet karşısında birinci sınıf vatandaştır. 86 milyon, biriz, beraberiz, ezelden ebede kardeşiz. Tüm farklılıklara rağmen hep birlikte Türkiye'yiz. 

Kürt kardeşim meselen mi var? Arada şiddet, silah, terör olmadan konuşacağız. Alevi kardeşim sorunun mu var? Muhabbetle çözeceğiz. Soframıza bereket gelecek, geleceğe yürüyeceğiz. Unutmayalım, gönüller bir olunca, sınırlar ortadan kalkar. İlk olarak TBMM'de bir komisyon kuracağız. Cumhur İttifakı ve DEM heyeti ile birlikte bu süreci geleceğe taşıyacağız. DEM heyeti Meclis Başkanımızla dün görüştüler. 

DEM heyeti ile oturup, konuştuk. Demek oluyormuş. Daha güzel şeyler olacak. Meclisimizin de bu hayırlı süreci desteklemesini bekliyorum. Irak ve Suriye'deki Kürt kardeşimizin meselesi de bizim meselemizdir. Onlarla da bu süreci görüşüyoruz. Dünkü atılan adımlar, Irak'ta çok farklı sesler meydana getirdi. Biz en azından AK Parti, MHP ve DEM üçlü olarak bu yola çıktık. Derdimiz var, dertliyiz. El ele yürürsek, biz bu engelleri aşarız. Artık yumrukları sıkmayacağız. Kucaklaşacağız. Birbirimize karşı adım atacağız. Türkiye Yüzyılı'nı birlikte inşa edeceğiz.

Terörün bitmesiyle Türkiye Cumhuriyeti Devleti, çok daha güçlü olacaktır. Kaynaklarımızı, kalkınma için seferber edeceğiz. Türkiye, kardeşlikle büyüyecek. Çok farklı bir Türkiye'ye en yakın zamanda kavuşacağız. Biz bir adım atana, her türlü kolaylığı sağlarız. Çıkış yolu arayana, kapıyı ardına kadar açarız. Ama sular tersine akarsa, gereğini yaparız. Kimse tedirgin olmasın. Acıları aşmak kolay olmayacak, acı hatıraları geride bırakmak kolay olmayacak. Kayıplarımız geri gelmeyecek. Ama gençlerimiz hayatlarının baharında Allah'ın izniyle ayrılmayacak. Biz ne tuzakları aşıp bugünlere geldik. Yolumuza çok daha güçlü devam ediyoruz.

Hiç kimseyi incitmeden, üzmeden, kırmadan takip edeceğiz. Şehit anaları, şehit babaları ellerinizden öpüyorum. Hiç kimse şehitlerimizin hatıralarına el uzatamaz, onların mirasına leke süremez. Müsterih olun. Gelinen nokta ile şehitlerimiz gayesi, menzilini bulmuş olacak. Türkiye'yi buraya şehitlerimiz taşıdı, gazilerimiz taşıdı. Her birine minnettarız. Bugün söylenmesi gerekeni, Mehmet Akif 104 yıl önce müjdelemişti. Rabbim yolumuzu, bahtımızı açık etsin… Bugünleri görmemize vesile olanlara şükranlarımı sunuyorum. Devlet Bahçeli'ye, DEM Parti'ye ve özellikle Sırrı Süreyya Önder'e, sürece destek verenlere kalpten teşekkür ediyorum."