TCMB İLE BAE MERKEZ BANKASI ARASINDA ÜÇ ANLAŞMA İMZALANDI

Türkiye Cumhuriyet Merkez Bankası (TCMB) ile Birleşik Arap Emirlikleri (BAE) Merkez Bankası arasında finansal iş birliğini güçlendirecek üç önemli anlaşma imzalandı. Anlaşmalar, yerel para birimlerinin kullanımını artırmayı, ödeme sistemlerini entegre etmeyi ve ikili ticareti geliştirmeyi hedefliyor.

198 MİLYAR TL – 18 MİLYAR AED TUTARINDA SWAP ANLAŞMASI
İki ülke merkez bankaları arasında imzalanan swap anlaşmasının nominal tutarı 198 milyar Türk lirası (TRY) ve 18 milyar BAE dirhemi (AED) olarak belirlendi. Bu anlaşma ile finansal piyasalara yerel para birimlerinde likidite sağlanması ve sınır ötesi ticaretin daha etkili yürütülmesi amaçlanıyor.

YEREL PARA BİRİMİ KULLANIMINI TEŞVİK EDECEK ADIM
İmzalanan ilk mutabakat zaptı, sınır ötesi ödeme işlemlerinde Türk lirası ve BAE dirheminin kullanımını teşvik edecek. Döviz piyasalarının geliştirilmesi, dış ticaretin kolaylaştırılması ve yatırımların artırılması hedefleniyor. Ayrıca, iki ülke arasında bilgi ve deneyim paylaşımı ile ekonomik büyüme ve finansal istikrarın desteklenmesi öngörülüyor.

ÖDEME SİSTEMLERİNİN ENTEGRASYONU
İkinci mutabakat zaptı ise ödeme ve mesajlaşma sistemlerinin entegrasyonuna odaklanıyor. Türkiye’deki FAST Sistemi ile BAE’deki anlık ödeme platformu Aani’nin birbirine bağlanması planlanıyor. Bu entegrasyonla sınır ötesi ödemelerde hız, etkinlik ve güvenliğin artırılması hedefleniyor. Ayrıca, merkez bankası dijital parası (CBDC) alanında bilgi paylaşımı ve iş birliği de anlaşmaların kapsamına dahil edildi.

KARAHAN: “TİCARETTE YEREL PARA BİRİMLERİ ÖN PLANA ÇIKACAK”
TCMB Başkanı Fatih Karahan, anlaşmaların finansal iş birliğini ilerleteceğini belirterek, “Bu adımlar, ikili ticareti yerel para birimleri üzerinden geliştirme yönündeki ortak taahhüdümüzü yansıtıyor. Ayrıca, finans sektöründe yapay zekâ dahil ileri teknolojilerin benimsenmesine katkı sağlayacak” dedi.

BALAMA: “STRATEJİK ORTAKLIĞI GÜÇLENDİRİYOR”
BAE Merkez Bankası Başkanı Khaled Mohamed Balama da anlaşmaların iki ülke arasındaki stratejik ortaklığı güçlendirdiğini söyledi. Balama, “Yerel para birimlerinin kullanılması maliyetleri düşürürken işlem sürelerini kısaltacak ve döviz piyasasının gelişmesine katkı sağlayacak. Bu da ticaret hacimlerini ve finansal transferleri artıracaktır” ifadelerini kullandı.