Botoks; Bir bakteri ( clostridium botulinum bakterisi) toksini olup, yedi farklı tipi vardır. Şu an için en yaygın kullanılanı A tipi toksindir. Bu bakteri en çok bozuk konserve ortamlarında ve kirli yaralarda bulunur ve buralarda çoğalır. Konserve tipi yiyeceklerin zehirlenmesinden sorumlu bir bakteri ve toksin türüdür. Halk arasında söylendiği gibi, yılan zehiri değildir ve bu kirli ve yanlış bir bilgidir. Toksinin özelliği, kasları kısmı veya yaygın biçimde, geçici olarak felç etmesidir. Botoks,uygulanan kaslarda sinir iletisini engelleyerek gevşeme ve kısmen felç yapar. Aynı zamanda, benzer sinirsel iletiyi azaltarak o bölgede terlemeyi de azaltır veya yok eder. Bu nedenle, aşırı terlemenin tedavisinde de kullanılır. En çok koltuk altı, el içi ve ayak tabanının aşırı terlemesinde kullanılmaktadır.
Botulinum toksin tip A ilk olarak 2002 yılında estetik amaçlı kullanım izini almış olup, son 15 yılda yaygın olarak kullanılmaktadır. İlk zamanlar koltuk altı terleme tedavisinde kullanılmıştır. Daha sonraları da estetik amaçlı alın, kaş ortası çizgileri ve göz kenarında kaz ayakları çizgilerin tedavisinde etkin bir şekilde kullanılmaktadır. Estetik amaçlı botoksyapmış olduğumuz hastaların, baş ağrılarında ciddi azalma veya migreninde azalma olduğunu gözlemlenmiştir. Daha sonraları migren ve baş ağrılarının tedavisinde botokskullanılmaya başlanmış olup, sonuçları oldukça başarılı olmuştur.
Toksin; son zamanlarda başka pek çok hastalığın tedavisinde kullanılmaya başlanmıştır. Göz kapağı spazmlarında (kasılmalarında ), diş sıkma ( bruksizm ), diş gıcırdatma, kilo verme ve zayıflama tedavileri bunlardan bazılarıdır. Kısaca botoks, bu yüzyılın, zehirden ilaca doğru evrilen bir buluşu olmuştur. Gelecek yıllarda yine pek çok farklı hastalığın ve sorunun tedavisinde kullanılması beklenmektedir.
Botoks, bazı durumlarda uygulanmaz. Bunlar başlıca; injeksiyon bölgesinde bakteri veya virüs enfeksiyonununvarlığı, gebelik ve emzirme dönemi, kalıtsal kas hastalıkları, bazı ilaçların kullanımı varken, kanama bozukluğu hastalığı olanlar ve yaygın kan sulandırıcı kullanıldığı durumlarda uygulama yapılmaz veya ertelenir. Her ne kadar, gebelik sırasında botoks yapılan kadınların sorunsuz bir gebelik ve doğum öykülerinin olmasına dayanarak, botoks yan etkisi olmadığı söylense de, botoks gebelerde riskli ilaç gurubundadır. Botoksun anne sütüne geçip geçmediği de bilinmemektedir. Bu nedenle emzirme döneminde uygulama yapılması doğru değildir.
Botoks, dış ortanda ve oda sıcaklığında etkisi hızlıca yok olmaktadır. Bu nedenle, buzdolabında saklanması ve muhafaza edilmesi gerekir. Son yıllarda sahte ve ruhsatsız botokslar piyasada yaygın şekilde kullanılmakta ve uygun olmayan şartlarda yanlış injeksiyonlar yapılmaktadır. Bu durumlarda botoks gerçek bir zehir gibi etki göstermekte ve hastanın ölümüne varıncaya kadar pekçok kötü sonuç lar ile karşı karşıya kalınmaktadır.
Son yıllarda, güzellik salonlarında ve evlerde botoksuygulaması yapıldığını çevremizde ve haber kanallarında duymaktayız. Bu durum son derece riskli ve tehlikelidir. Botoksun bir zehir ( toksin ) olduğu hiçbir zaman unutulmaması gerekir. Botoks uygulaması, klinik veya hastane ortamında yanlızca uzman doktor tarafından yapılabilir. Öncelikle hastanın uzman tarafından hastalığının ve probleminin değerlendirilmesi, gerekli tedbirlerin ve şartların oluşturulması sonrasında injeksiyona geçilmesi gerekir.
En değerli giysiniz cildinizi dermatolog’unuza emanet ediniz.
Uz. Dr. Ahmet AKDAŞ
Cilt Hastalıklar uzmanı